Esinlenme ya da İntihal

İntihalcilere iyi haberimiz var! Hiç utanmasınlar, mahcup hissetmesinler. Koskoca Şekspir bile bu işin uzmanı imiş. Epey evvel gündeme gelmiş idi, ‘Venedik Taciri’nin biriyle ortak yazılmış olabileceği seviyesinde.  Son araştırmalarda iş iyice karışmış durumda. Şimdi; şöyle anlatalım: önce intihal nedir onu anlatalım: bildiğimiz araklama, ama el emeği göz nuru, bilgi hazinesini veya kişisel kabiliyet ile yazılmış ilmi veya edebi veya benzeri satırlara dökülmüş malzemeyi, hoyratça veya inceden usul usul (veya günümüz ileri teknolojileri ile de olabilir) ile tekrardan kendin yazmış gibi ortaya koymak. Başkan iyi anlattık mı buraya kadar?

Fakaaat, bağzı ülkelerdeki hınzır mühendisler bilhassa ilmi yazılarda böyle şeyleri yakalamak için bilgisayar programları geliştirmişler. Öyle ki, artık öğrenciler ödevlerini, makalelerini hocalarına göndermek yerine direkt bu programın içinden geçirerek hocalarının adreslerine (e-posta tabii ki) gönderiyorlar filan, yani iş iyice ciddi tutuluyor. Bu iş iyice yayılmış anladığımız kadarıyla. Aklınızda olsun WCopyfind diye herkesin kullanabileceği bir program bile var. Hani hepimizin filmleri filan bedava seyretmek için kullandığımız bir çok yöntem gibi.

Biri İngiliz diğeri Amerikalı iki araştırmacı Shakespeare’nin eserlerinde böyle bir şeyler var mı diye kalkışmışlar ve 1400 ila 1743 yılları arasında 17 milyon sayfa yüklemişler. 17,000,000 sayfa. Sonuç kafa karıştırıcı, bazı yayınlanmamış ama kayıtları olan önemsiz yazarların eserlerine çok yakın geçiyor, ciddi soru işaretleri oluşturuyor. Şu anda Şekspir uzmanları ikiye bölünmüş durumda. Bazıları bu araştırmanın sonuçlarını pek benimsemiş durumda, diğerleri dikkatli yaklaşıyorlar konuya. Bu dehanın döneminin tüm yazarlarını çok dikkatle takip etmiş olduğunu, ciddi esinlenmeler ve kullanmalar olabileceğini belirtiyorlar. Durum çok karışık. Bizi aşıyor.

Biz Entel Bülten’in temel taşlarından bir elemanın tecrübesini anlatalım. Bu arkadaş ’70li yıllarda İstanbul’un yabancı okullarından birinde okurken Dünya Edebiyatı dersinde Rönesans ile ilgili bir ödevini yazmak için kütüphaneye gidiyor ve alıyor güzel ve eski bir kitabı, açıyor oradan bir Chapter’ı (pardon bir bölümü), başlıyor yazmaya. Dört beş sayfa yazınca yeterli buluyor. Sabah götürüp veriyor hocaya tastamam. İki gün sonra hoca kağıtları geri verirken az da olsa geçerli bir not veriyor. Bir de küçük bir not yazıyor kağıdın tepesine: ‘Umarım kopyaladığını anlamışsındır, en azından birazını’. Harbi hocalar daima vardı. Şimdi ‘cool’ diye tabir var bu tip adamlar için. E bir de bu hocanın Beşiktaş’ı baskette ilk defa şampiyon yapmışlığı var ise!

Shakespeare'in eserleri ile ilgili makaleyi okumak için tıklayınız.
Shopping Cart
Scroll to Top