Bu hafta başlık konumuz PKD. Boşveriniz çağrışımı. Hiç politik filan değil, bilakis ve bilhassa bilim kurgu. Umarız meraklısı vardır okuyanlar arasında. P)hilip) K(indred) D(ick) 20. yüzyılın en önemli bilim kurgu yazarlarından. PKD yazmamızın sebebi de şu anda dünyada binlerce olan hayranları ve takipçilerinin onu bu isimle anmaları ve hatta ilgili internet sitesinin de bu adlı olmasıdır. 1928 yılında doğduktan çok kısa süre sonra ikiz kız kardeşini kaybetmesi, anne babasının ayrılması filan biraz kafasını karıştırmış, hatta çok karmaşık hale getirmiş. 1950lerde yazmaya başlıyor, ve daima geçim sıkıntısı, daima gerçekle ve hayatla olan bir kopukluk, devamlı uyuşturucu etkisinde yaşama eğilimi, buna rağmen beş evlilik (ve üç çocuk) yapmış olması çok ilginç bir hayat olarak şekilleniyor. Hanımlarında biriyle köpek bakıcısı olarak yerleştikleri villada, ev sahipleri tatilde iken köpek mamaları ile beslendikleri hikayesi mesela… vak’a o zamanın köpek maması günümüz bir çok paketli gıdasından daha güvenilir ve daha az kanserojendir muhtemelen. Çoğu sanatçıda ve yazarda olduğu gibi ömrü-hayatında yazdıklarından bir para kazanıp sefa süremiyor. ‘Do androids dream of electric sheep?’ (Android’ler Elektrikli Koyun Düşler mi?) isimli kitabı ‘Blade Runner’ ‘Bıçak Sırtı’ olarak filme çekiliyor ünlü İngiliz yönetmen Ridley Scott tarafından. Ancak filmin mürüvvetini göremeden 1982 yılında ölüyor, ve vasiyeti üzerine naaşı yakılarak kız kardeşinin yanına gömülüyor. Öldükten sonra Amerika’nın ve dünyanın en ünlü bilim kurgu yazarlarından biri oluyor. Dick’in yazdığı bilim-kurgu romanlarını diğer bir çok meşhurdan ayıran en önemli özellik, gelecekte gerçekten olması muhtemel olaylarla birlikte toplumsal değişimleri genellikle “çalışan sınıf” çerçevesinde ele almasıdır. Scott onu Bilim kurgunun Charles Dickens’i olarak adlandırıyor. Yani çok enteresan bir şekilde hikayelerinde ‘kahraman’ yoktur kahramanlıklar vardır ve daima yoksul ve alt sınıftan insanlara ait hikayeler vardır. Fazla uzatmayalım ama Total Recall ve Minority Report gibi son dönemin en baba filmleri onun başının altından çıkmış. Bir de tabii ki ‘Man in the High Tower’ dizisi ikinci sezonunu da bitirdi .Konusunu merak edenler için: İkinci Dünya Savaşını Almanya ve Japonya kazanmıştır… yok artık daha neler.
Philip K. Dick kitapları ve filmleri hakkında daha fazla bilgi için bu makaleyi okumanızı öneriyoruz.